Televizyon programları, filmler ve çevrimiçi videolar artık altyazılar olmadan düşünülemez. Ancak altyazı dünyasında iki önemli terim var: “kapalı altyazı” ve “altyazı.” Bu iki terim arasındaki farkı anlamak, içerik üreticileri ve izleyiciler için önemlidir. Peki, kapalı altyazı ve altyazı arasındaki fark nedir?
1972’de, Julia Child’ın ” Fransız Şef “ adlı yemek pişirme programını düzenli olarak izleyenler, ilk kez televizyon ekranlarının alt kısmında bir dizi cümlenin kaydırılmasını izlediler . Child’ın dudaklarından “Bence her kadının bir kaynak makinesi olmalı” gibi sözler dökülürken , aynı sözler programını izleyen her Julia özentisine de metin olarak göründü.
Bu, televizyon ekranında otomatik olarak altyazılı olarak yayınlanan ilk TV programıydı . “Fransız Şef”teki gibi, altyazılar da işitme engelli izleyicilere televizyon keyfi yaşatmaya yönelik ilk çabalardan bazılarıydı. Günümüzde izleyicilerin en sevdikleri videolarda olup bitenleri okuyabilmesinin iki yolu vardır: altyazılar ve altyazılar. Terimler birbirinin yerine kullanılsa da, ikisi arasında dikkate değer bir fark vardır. Altyazılar, izleyicilere işitme engelli bireylerin veya yabancı dil konuşanların içeriği daha iyi anlamalarına yardımcı olur. Ancak kapalı altyazı ve altyazı, farklı ihtiyaçları karşılamak üzere tasarlanmıştır.
KAPALI ALTYAZI NEDİR?
Kapalı altyazılar, video içeriğin bir parçası olarak bulunur, ancak varsayılan olarak kapatılıdır. İzleyiciler, altyazıları açıp kapatabilirler. Kapalı altyazılar, işitme engelli bireyler için idealdir ve genellikle televizyon programları ve çevrimiçi videolar gibi büyük kitlelere hitap eden içeriklerde kullanılır.
ALTYAZI NEDİR?
Altyazılar ise içeriğin her zaman görünür olan metinleridir. Bu nedenle izleyici, altyazıları kapatma seçeneğine sahip değildir. Altyazılar, dil bilmeyen izleyicilerin içeriği anlamalarına yardımcı olur ve genellikle yabancı dil içerikleri için kullanılır.